Soru: Selamun Aleyküm hocam! Benim şöyle bir sorum olacak: İslâm âleminde cereyan eden savaşlar nedeniyle şehitler oluyor. Ve Müslümanlar farklı beldelerde ve mekânlarda bu şehitlerin arkasından cenaze namazları kılıyorlar. Hatta bunun için özel organizeler bile yapılıyor. Benim sormak istediğim asıl nokta şudur: Gıyâbî cenaze namazı kılmak Hanefi mezhebine göre caiz midir?

Cevap:  Gıyabî olarak Cenaze namazı kılmak Hanefi mezhebine göre yoktur. Zira fıkıh kitaplarımızda Cenaze namazının kılınabilmesi için gerekli olan şartlar sayılırken cenazenin bedeninin tamamı veya çoğunun yahut en azından başıyla bedeninin yarısının hazır olması gerektiği zikredilir.[1] Buna göre gaip olan birisinin yani namazı kılacak olan cemaatin huzurunda olmayan birisinin cenaze namazının kılınması meşru değildir.

Gıyabî cenaze namazını kılmayı meşru’ görenler belli başlı birtakım deliller üzerinden hareket etmektedirler. Mesela Buhari ve Müslim’in rivayetlerinde Efendimiz Aleyhissalatü vesselam Necaşi vefat ettiği gün “ Bu gün sâlih bir adam vefat etti. Kalkın ve kardeşiniz Ashame üzerine namaz kılın”[2] buyurmuştur. Sair hadis kaynaklarının bu hususta ortaya koyduğu rivayetler de muhteva açısından hemen hemen aynıdır. Yani  bu mevzudaki neredeyse tüm rivayetler Efendimizin Necâşî’nin gıyabında kıldığı namazda yoğunlaşmaktadır. İmam Şafii gibi müçtehitler hâdiseye Cenaze namazının bir duadan ibaret olduğu ve kişinin gıyabında da kendisine dua edilmesinin hiçbir mahzur taşımadığı zaviyesinden bakmaktadırlar.[3] Onun için Şafiiler ve Hanbelilerce gaip olan bir cenaze namazını kılmak meşrudur. İster bu cenaze kıble tarafında olsun isterse olmasın ve ister iki belde arasında sefer mesafesi olsun isterse de olmasın bir değişiklik yoktur.[4] Fakat Şafiilere göre gıyabi namaz kılınabilmesi için cenazenin yıkandığının ya kesin bir ihtimalle veya galib-i zan ile bilinmiş olması gerekir.  Hanbelilere göre de gıyabi olan bir cenaze namazı ancak ölen kimsenin ardından bir ay içerisinde kılınabilir. [5]

Hanefi âlimler ise diğer mezheplerin bu hususta mesnet telakki ettikleri Efendimiz Aleyhissalatü vesselam’ın Necâşî’nin gıyabi olarak cenaze namazını kıldığına dair rivayetleri hasâis-i nebeviyye/ Efendimiz (aleyhissalâtu vesselâm)’a mahsus fiiller kabilinden değerlendirirler. Zira İmam el- Beyhaki’nin “Delail” in de rivayet ettiği bir hadisede Cebrail (Aleyhiselam) Efendimize gelerek Muaviye b. Müzeni’nin vefat ettiğini ve onun cenaze namazını kılmak isteyip istemediğini sormuştur. Efendimizden müspet cevap alması neticesinde Cebrail (Aleyhisselam) bir harikuladelikle Efendimizin bu zatın cenaze namazını kılmasını sağlamıştır.[6] Görüldüğü gibi bahsi yapılan bu olay gıyabi olan bir cenaze namazından ibarettir. Ve ayrıca Efendimiz için yerin dürüldüğüne dair bundan başka rivayetler de mevcuttur. Yani Peygamber Aleyhisselam’ ın kıldırdığı bu cenaze namazının gıyabi olarak kılındığına dair de kesin bir kanaatten bahsedilemez. Zira İmran b. Husayn’ın naklettiği rivayetin sonunda “وهم لا يظنون الا أن الجنازة بين يديه” “Onlar cenazenin onun (Peygamberin) önünde olduğuna inanıyorlardı” şeklindeki ifade de söylediğimizi teyit eder mahiyettedir.

Demek ki; Gıyabi cenaze namazı kılmak Hanefi mezhebince meşru’ bir iş kabul edilmemiştir. Fakat zamanımızda Müslümanların garip kalmış olması ve güçlerini de sadece miting, gıyâbî cenaze namazı gibi aktivitelerle gösterebiliyor olmaları sadece bu hususta diğer mezhepleri taklit etmelerini gerektirir mi? Şahsî  bir görüş beyan etmeksizin bu meselenin de masaya yatırılması gereken bir mesele olduğu kanaatindeyim.

Measselame…


[1] Vehbe ez- Zühayli, el- Fıkhu’l- Hanefiyyu’l- Müyesser, I/255 Daru’l- Fikr, Dımeşk, 2010

[2] Buhari, Cumua, No: 3877

[3] eş- Şevkani, Neylü’l- Evtar, I/410 Daru’l- Hadis, Kahire, 2005

[4] Nurettin Itr, İ’lamu’l- Enam, II/ 221 Mektebetu Dari’l- Farfur, Dımeşk 2010, B.II

[5] İbn Kudame, el-Muğnî, III/ 260 Daru’l- Hadis, Kahire, Mısır 2004

[6]  Zafer Ahmed el- Usmânî et- Tehanevi, İ’lau’s- Sünen,  VI/ 2597-2598 Daru’l- Fikr, Beyrut- Lübnan, 2001, B.I